Günün bu saatleri evde olmaya yeni yeni alışıyorum okul tatil olduğundan beri, (fazla oldu ama ben daha yeni yeni fark ediyorum bunu olsun artık ) yapacak şeyler konusunda hayli kafam karışık. Okulda ki 3.dönemim için yapacaklar listesi hazırlamaya kalktım ama bölümüm gereği, geniş kapsamlı bir araştırma için bir günün yetmeyeceğine karar verdim. Neyse bende bundan vazgeçip gazetelerde ne var ne yok diye bakındım. Azizim biz gençler artık gazetenin kokusunu unuttuk! İnternet hayatımıza girdi gireli pek de iyi şeyler olmuyor. Eskiden o gazete ve mürekkebin taze kokusuna bayılırdık biz çocuklar.Babamın elinden gazeteyi alıp o sayfaları ilk açan kişi olmak için ne muziplikler yaptığımı hatırlıyorum şimdi :) şimdi ise her şey bir tuşla elimizde. Samimiyetsizlik var yazar okur arasında artık azizim öyle değil mi?
Öncelikle bugün Sabah gazetesinde Haşmet Babaoğlunun köşe yazısı dikkatimi çekti. Ne de güzel dile getirmiş hissettiklerimi. Yazının başlığı 'Olimpiyat açılışları. Bir ben mi sevmiyorum'. Kesinlikle okunması gereken bir köşe yazarı Haşmet Babaoğlu. Hele ki pazar notları yok mu! Kahveni yap al gazeteni keyifle oku yazısını. Bugün ki yazısına aşağıdan ulaşabilirsiniz! Herkese iyi okumalar diliyorum :))
http://www.sabah.com.tr/Yazarlar/babaoglu/2012/07/30/olimpiyat-acilislari-bir-ben-mi-sevemiyorum
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder